Uzun zamandır görülmemiş küresel çapta enflasyonist ortamların yaşandığı bir yılı geride bırakıyoruz. Küresel
ölçekte atılan parasal sıkılaşma adımlarının, başta gelişmiş ekonomiler olmak üzere, küresel ölçekte bir
resesyona neden olabileceği yönündeki kaygılar canlı kalmaya devam etmektedir. 2022 yılına hâlâ yaşanmaya
devam etmekte olan Rusya-Ukrayna savaşı, merkez bankalarının izlemiş olduğu para politikası uygulamaları,
artan enerji fiyatları, azalan risk iştahı ve 2023 yılında sıkça konuşacağımız küresel çapta yaşanması beklenen
resesyon dalgasının ayak sesleri damga vurmuştur. OECD, Ekonomik Görünüm raporunda 2023 yılına ilişkin
küresel büyüme tahminini %2,2 düzeyinde korurken, enerji arzına ilişkin endişelerin enflasyonist baskıları
artırabileceğini belirtmiştir. İstihdam piyasasının güçlü görünümünü koruduğu ABD’de ise PMI verileri
imalat ve hizmet sektörlerinde yavaşlamaya işaret etmiştir. FED, enflasyonda kaydedilen sınırlı iyileşmenin
desteğiyle Aralık ayı toplantısında faiz artırım hızını yavaşlatıp politika faizini 50 baz puan artırarak %4,25-
4,50 aralığına yükseltmiştir. FED’in, faiz artırım sürecini 2023 yılında da sürdürmesi beklenmektedir. Euro
Alanı ve İngiltere’de ise merkez bankaları Aralık ayında faizleri 50’şer baz puan yukarı çekmiştir. Böylece ECB
Haziran ayında %0 düzeyinde olan politika faizini yıl sonunda %2,5’e çıkartırken, BoE de 2022 başında %0,25
olan politika faizini %3,5’e yükseltmiştir. 2022 yılına jeopolitik gelişmelerin etkisiyle hızlı biçimde yükselerek
başlayan petrol fiyatları, talebe ilişkin soru işaretleriyle yıl ortasından itibaren düşüş eğilimi sergilemiştir.
Böylece, Brent türü petrolün ortalama fiyatı 2022 yılında %39,8 artmıştır.
Ülkemizde ise 2022 yılında BIST-100 Endeksi’ndeki yükseliş, enflasyondaki ciddi artış ve TCMB’nin
liralaşma stratejisi ile beraberinde getirdiği düşük faiz ortamı en çok konuştuklarımız arasındaydı. Kasım
ayı toplantısında politika faizini 150 baz puan daha düşürerek %9 seviyesine indiren TCMB, Ağustos ayında
başlattığı faiz indirim döngüsünün sonlandırılmasına karar verdiğini açıkladı. Kasım ayında hisse senedi
piyasalarındaki hızlı yükseliş devam etti. Her ne kadar iktisadi faaliyetlere ilişkin veriler beklenenden daha
olumlu gelse de, jeopolitik risklerin ve faiz artışlarının da etkisi ile gelişmiş ülke ekonomilerinde resesyon
endişeleri sürmeye devam etmektedir. İmalat PMI verisi Aralık’ta aylık bazda 2,4 puan artarak 48,1 ile
Haziran ayından bu yana en yüksek düzeyine ulaşmakla birlikte, eşik değerin altındaki seyrini onuncu ayına
taşımıştır. Merkezi yönetim bütçesi Kasım ayında 108,3 milyar TL fazla vermiş olup Ocak-Kasım döneminde
bütçe açığı 20,4 milyar TL olmuştur. BIST-100 endeksi 2022 yılı sonunda 2021 yıl sonuna kıyasla %196,6
artarken, USD/TL yıllık bazda %40,3 yükseliş kaydetmiştir.
Nurolbank olarak; sağlam finansallarımız, nitelikli çalışanlarımızla ülkemizin sürdürülebilir büyümesini
desteklemeye devam edeceğiz. Nurolbank, kredi büyüklüğünü 3,730 milyon TL’si nakdi olmak üzere toplam
5,615 milyon TL seviyesine yükseltmiş, vergi öncesi kârımız bir önceki seneye göre yüzde %646 artarak
1,844 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Bankamızın 31 Aralık 2022 verilerine göre Sermaye Yeterliliği
Rasyosu %19,29. Özsermaye Kârlılık Rasyosu ise %117,28 seviyesinde gerçekleşmiştir. Bankamız ayrıca
yıl içerisinde rekabetçi fiyatlarla toplam 7,435 milyon TL’lik borçlanma aracı ihraç etmiştir.
Ortak Varlık 2022 yılı içerisinde toplam 826 milyon TL anapara büyüklüğünde tahsili gecikmiş alacak
portföyü satın alarak portföy büyüklüğünü 1,67 milyar TL’ye, müşteri sayısını ise 150 binin üzerine
çıkarmıştır. Mart 2021 yılında faaliyete geçmesinden bir sene içerisinde takip ettiği krediler büyüklüğünde
sektörde 4. sıraya gelmiştir. İştirakimizin sermayesi 19 Nisan itibari ile 20 milyon daha artırarak 50 milyona
çıkarılmıştır.
Nisan 2021’de faaliyet iznini alan ve Ağustos 2021’de ilk yatırım fonlarını kurup yönetmeye başlayan Nurol
Portföy Yönetimi A.Ş., 2021 yılını 9 adet yatırım fonunda toplam 297 milyon TL fon büyüklüğü yöneterek
kapatmıştır. 2022 yılını ise 25 adet yatırım fonunda toplam 4,8 milyar TL yöneterek, bir önceki yıla göre 16,5
kat büyümeyle kapatmıştır. 2022 yıl sonunda yönetilen toplam fon büyüklüğü itibariyle 60 portföy yönetim
şirketi arasında 27. sırada yer almıştır. Bu büyüme, fon türleri itibarıyla %39 menkul kıymet, %39 girişim
sermayesi ve %22 gayrimenkul yatırım fonları olmak üzere dengeli bir şekilde gerçekleşmiştir. Bu yüksek
performans, Üst Yönetim tarafından, kârlılığın ve gider kontrolünün gözetilmesi sonucu gelir tablosuna
da yansımış ve ilk tam yıl faaliyette bulunulan 2022 yılı sonunda 2,1 milyon TL net kâr elde edilmiştir.
Nurol Portföy, gerek insan kaynaklarına, gerekse teknolojiye yatırımlarını sürdürerek 2023 yılında özkaynak
kârlılığını %100’ün üzerine çıkarmak gibi daha da büyük başarılara imza atmayı hedeflemektedir.
Başarılarımızın bize yüklediği sorumluluğun bilinciyle dönüşüme öncülük edip onu sürdürülebilir kılmak
için hep beraber çalışmaya devam edeceğiz. Bu yılki güçlü performansları için değerli çalışanlarımıza,
bizlere duydukları güven için hissedarlarımıza ve diğer tüm paydaşlarımıza teşekkür ederim.
Saygılarımla,
Özgür ALTUNTAŞ
Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür